Geçtiğimiz haftalarda CHP Milletvekilleri Oğuz Kaan Salıcı, Mahmut Tanal ve Onursal Adıgüzel’in 15 Milyon İstanbulluya su veren Melen Çayı’ndaki kirliliği; Düzce, Kaynaşlı ve Gölyaka Katı Atık Depolama Bertaraf Tesislerin ve Melen Çayı’na bırakılan kanalizasyon ve kirli su atıklarını yerinde araştırmaları ile ilgili ve vatandaşların sorun ve şikayetlerinin dinlendiği gezi ve incelemelerini CHP İBB Meclis Üyeleri İBB Meclis gündemine taşıdılar. Konuyu hazırladığı yazılı soru önergesi ile İBB Meclis Toplantısında sözlü olarak okuyan CHP İBB Meclis Üyesi Seyitali Aydoğmuş İstanbul'a içme suyu sağlayan Melen Çayı’nın atık sularla kirletildiği iddiasını İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi’ne taşındı. CHP’li Aydoğmuş soru önergesinde; Mahkemenin iptal kararına rağmen faaliyetine devam eden Düzce’deki katı atık bertaraf tesisinin İstanbulluların içme suyunu kirletmeye devam ettiğine dikkat çekerek “Melen Çayı’ndan İstanbul’a gelen suyla yüz bile yıkanmaz” dedi ve Meclis toplantısında şunları söyledi:“İstanbul'a içme suyu temin edilen havza ve dereler arasında bulunan Melen Çayı atık sular ile kirletiliyor. Mahkemenin iptal kararına rağmen faaliyetine devam eden Katı Atık Bertaraf Tesisi İstanbulluların içme suyunu kirletmeye devam ediyor. Düzce ilçelerinin kanalizasyon ve atık suları melen çayı'na boşaltılıyor!! Çünkü, Düzce iline bağlı Yığılca, Kaynaşlı, Gölyaka, Gümüşova ve Cumayeri ilçelerinde arıtma tesisi yok. Bu ilçelerin kanalizasyon ve atık suları ise hem çevredeki vatandaşlarımızın hem de İstanbul halkının sağlığını hiçe sayarcasına Melen Çayı'na boşaltılıyor. Gölkaya İlçesi'nde çöpler, İSKİ'nin ''Çöp Dökülmesi Yasaktır'' tabelasının yanına dökülüyor. Kolibasili su klorlanarak yok edebilir. Fakat erimiş dışkı ve suya iyice karışmış idrarı ya da kanserojen sanayi atıkları nasıl yok edilecek?Düzce’ye bağlı Yığılca, Kaynaşlı, Gölyaka, Gümüşova ve Cumayeri’de arıtma tesisi yok. Bu ilçelerin kanalizasyonu Melen Çayı’na boşaltılıyor. Göz göre göre istanbulluların sağlığının tehdit edilmesine izin vermeyeceğiz!! Biz, Cumhuriyet Halk Parti'si olarak her zaman çevreden ve insandan yana olduk, olmaya da devam edeceğiz. İnsan sağlığını göz göre göre tehdit edenlere, Anayasal bir hak olan temiz çevrede yaşam ve temiz suya ulaşım hakkını ihlal edenlere izin vermeyeceğiz. Düzce ve İstanbul halkının sağlığını tehdit edenlerle karşı mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Sayın Topbaş’a sormak isteriz; İstanbullulara içirilen Melen Suyu'nun atıklarla kirletildiğinden habersiz mi? Yoksa İstanbulluların sağlığını tehdit eden böyle bir olayı görmezden gelmeyi mi tercih ediyor? İBB mahkemenin verdiği iptal kararına uymayı düşünüyor mu?”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi 2016 yılı Şubat ayı Meclis toplantılarında İBB Meclisi CHP Üyeleri Seyit Ali Aydoğmuş, Ayşegül Okumuş Görgü, Sait Çoşkunoğlu ve Esin Hacıalioğlu’nun İmzaları ile İBB Meclis Başkanlığına sunulan ve oy birliği ile Başkanlık Makamına havale edilen yazılı soru önergesi şöyle:
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MECLİS BAŞKANLIĞINA
“İSTANBULLULARIN SAĞLIĞI TEHDİT ALTINDADIR”
İstanbul'a içme suyu temin edilen havza ve dereler arasında bulunan Melen Çayı atık sular ile kirletiliyor. Mahkemenin iptal kararına rağmen faaliyetine devam eden Katı Atık Bertaraf Tesisi İstanbulluların içme suyunu kirletmeye devam ediyor.
İSKİ KENDİ YÖNETMELİĞİNE AYKIRI BİR KARARA İMZA ATMIŞTIR
Düzce İli Belediyeleri Katı Atık Birliği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 28 Şubat 2011'de verdiği ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) olumlu kararıyla, Çilimli İlçesi Esençam Köyü mevkisinde, Melen Çayı'na 200 metre uzaklıkta Katı Atık Bertaraf tesisi kurdu. Tesisin yakınındaki Esençam ve Hasanlar Köyleri Tüzel Kişilikleri, temiz çevrede yaşam haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle ÇED olumlu kararının iptali istemiyle Sakarya 2'nci İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Önce davayı reddeden mahkeme, Danıştay`ın bozma kararı üzerine, geçen Kasım 2015 tarihinde ÇED olumlu kararında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verdi. Davanın gerekçesinde de belirtildiği üzere, Düzce İli Merkez Esençam Köyü mevkiinde yapılan Düzce İli Belediyeleleri Katı Atık Bertaraf Tesisi, Melen Çayı'na yalnızca 200 metre mesafede olup, İSKİ (İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü) İçme Suyu Havzaları Koruma ve Kontrol Yönetmeliği'ne göre kısa mesafeli koruma alanı içinde yer almaktadır. Buna rağmen; mahkeme kararında da ortaya çıktığı üzere İSKİ kendi yönetmeliğine, İSKİ İÇME SUYU HAVZALARI YÖNETMELİĞİNE aykırı olarak söz konusu Katı Atık Bertaraf Tesisi'nin yapılmasına onay vermiştir.
Şimdi Sayın Kadir Topbaş'a soruyoruz: İSKİ, 15 milyon İstanbullunun sağlığını tehdit eden böyle hukuksuz bir karara nasıl imza atmıştır? Kendi yönetmeliğine aykırı bir karara hangi gerekçelerle onay vermiştir?
MELEN’DE 8 KUSURLU HAREKET
İSKİ, sağlıklı olup olmadığı tartışılan Melen suyu için “Arıtılmayacak su yoktur” açıklaması yapıp, suyun sağlık açısından hiçbir sakıncası olmadığını, musluklara ulaşan suda kolibasili değerinin sıfır olduğunu belirtmiştir. Ancak “arıtılmayacak su yoktur” sözü bile kanunlara aykırılık teşkil etmektedir. Çünkü kanunlar içme suyuna arıtılmış olsa dahi atık su dökülmesini yasaklamaktadır. Yapılan incelemelerde de görülmektedir ki İSKİ, Melen suyunu İstanbul’a getirirken İçme Suyu Havzaları ve Su Kirliliği yönetmeliklerinin 8 maddesine aykırı hareket etmektedir.
İÇME SUYU HAVZALARI VE SU KİRLİLİĞİ YÖNETMELİĞİ:
6. Madde: Katı ve sıvı atıklar içme sularına dökülemez;
Bu madde uyarınca yüzeysel içme suyu kaynaklarına katı ve sıvı atıkların dökülmesi yasak. Ancak Melen Çayı’na Düzce’deki sanayi tesislerinin atıklarının karıştığını tespit edilmiştir.
9. Madde: İçme suları yakınına çöp toplama merkezi kurulamaz
İSKİ yönetmeliğinin 9. Maddesine göre içme suyu kaynaklarının bulunduğu alanlara çöp toplama ve çöp imha merkezleri kurulamıyor. Fakat Çam Köyü mevkiinde Melen Çayı’na çok yakın bir yerde üstelik Belediye’ye ait bir alanda çöp toplama merkezi bulunmaktadır.
11. Madde: Koruma bandı bulunmalı
Yönetmeliğin maddesine göre İçme suyu temin edilen derelerin her iki tarafındaki 100 metrelik alanda mutlaka koruma bandının olmalıdır. Gerektiği takdirde İçme suyu temin edilen derelerin her iki tarafındaki 100 metrelik alan tel örgülerle ya da çitlerle çevrilmelidir. Buralara insanların, hayvanların girişleri yasaklanmalıdır. Ancak Melen havzasında böyle bir banta rastlanılmamıştır.
14. Madde: Tehlikeli faaliyetlere önlem alınmalı
Yeraltı ve yüzey kaynaklarının kirlenmesine yol açan ya da böyle bir neticenin doğmasına yol açma tehlikesi arz eden fiillerin veya faaliyetlerin tespiti durumunda bu fiil ve faaliyetlerin durdurulması, engellenmesi veya ortadan kaldırılması için gereken tüm tedbirleri alma görevi İSKİ’ye aittir. Ancak Melen Çayı’nda İSKİ bu tedbirlerin hiçbirini almamıştır.
8. Madde: Arıtılsa dahi atık su akıtılamaz (13 Şubat 2008 tarihli Su Kirliliği Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik)
Arıtılmış olsa dâhil içme suyu rezervuarında atık suların deşarjına izin verilmesi yasaktır. Bu duruma rağmen Düzce Belediyesi “Arıtılamayacak su yoktur” iddiasında bulunarak, sanayi atıklarının Melen çayına akıtılmasına sessiz kalmaktadır.
12. Madde: Atık su havza dışına çıkarılmalı
İçme suyu alandaki atık suların, yönetmelikte belirtilen deşarj standartları sağlanarak havza dışına çıkartılması ya da geri dönüşümlü olarak kullanılması zorunludur. Atık suların havza dışına çıkarılması gerektiği açıkça belirtildiği halde Melen’de ne yazık ki böyle bir uygulamaya yer verilmemektedir.
26. Madde: (a fıkrası) Arıtma tesisi kurulmalı
Atık su altyapı tesisi bulunan yörelerde, endüstri kuruluşları kanalizasyon sistemine bağlamak şartıyla, atık sularını kentsel kanalizasyon sistemine deşarj edebilmektedirler. Kent dışında kalan ve doğrudan ortama atık su boşaltan firmalar içinse münferit veya ortak arıtma tesisleri yapılarak bunların atık sularının arıtılması gerekmektedir. Fakat Düzce’de hiç arıtma tesisi bulunmuyor.
26.Madde:(d fıkrası)Fosseptik çamuru içme suyuna kesinlikle boşaltılamaz
Bu madde uyarınca her türlü katı atık ve artıklarla, arıtma çamurları ve foseptik çamurlarının alıcı su ortamlarına boşaltılması yasaktır. Ancak İSKİ bu konuda da hiçbir tedbir almamaktadır.
KOLİBASİLİ OLMASA BİLE “KANSEROJEN” MADDE VAR!!
İSKİ, Melen suyunu getirirken gerekli önlemleri almayarak “İnsanların sağlığını hiçe sayarak Melen suyunu Ömerli Barajı’na veriliyor. Koli basili su klorlanarak yok edebilirler fakat erimiş dışkı ve suya iyice karışmış idrarı ya da kanserojen sanayi atıkları nasıl yok edilecek? İstanbul halkı ne bu durumun bedelini ödemek ne de bu durumun sonucuna katlanmak zorundadır!!
MAHKEME KARARI HİÇE SAYILIYOR
Öte yandan, mahkemenin iptal kararı hiçe sayılarak söz konusu Katı Atık Bertaraf Tesisinin faaliyetlerine devam ettiği görülmektedir. Vatandaşlarımızın haftalardır devam eden eylemlerine rağmen, Düzce'ye bağlı ilçe belediyelerinin çöp kamyonları tesise çöp dökmeye devam ediyor.
AKP’li BELEDİYE BAŞKANI: ÇÖP DÖKECEK BAŞKA YERİMİZ YOK!
Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş ise tesisin çevreye zarar vermediğini savunarak şöyle konuşmuştu: “Çevreye bir gram sıvı atık gitmiyor. Sadece yaz aylarında çöp toplama alanından değil, çöp suyu toplama havuzundan bir miktar koku salgılanıyordu. Bununla alakalı önlemimizi aldık. Bu kadar güzel, son sistem bir tesisin mahkeme tarafından kapatılması sebebi ise tamamen teknik hadiselerdendir. Bakanlığın yapmış olduğu ÇED raporunda coğrafi kodlamaların yanlış yapılması sebebiyle oluşmuş bir teknik arızadır. Mahkeme burayı usulsüz çöp toplama depolama sahası diye iptal etmemiştir. Sadece teknik arızadan dolayı yürütmeyi durdurmuştur, bu çöp sahası iptal edilmemiştir. Şu anda çöp dökülüp dökülmediği konusunda bilgim yok. Ama açık konuşayım çöp koyacak başka bir yerimiz yok.”
DÜZCE İLÇELERİNİN KANALİZASYON VE ATIK SULARI MELEN ÇAYI'NA BOŞALTILIYOR!!
Düzce iline bağlı Yığılca, Kaynaşlı, Gölyaka, Gümüşova ve Cumayeri ilçelerinde arıtma tesisi yok. Bu ilçelerin kanalizasyon ve atık suları ise hem çevredeki vatandaşlarımızın hem de İstanbul halkının sağlığını hiçe sayarcasına Melen Çayı'na boşaltılıyor. Gölkaya İlçesi'nde çöpler, İSKİ'nin ''Çöp Dökülmesi Yasaktır'' tabelasının yanına dökülüyor.
MELEN ÇAYI, İSTANBUL’A İÇME SUYU TEMİN EDİLEN HAVZA İÇİNDE
İptal kararında İstanbul`a içme suyu temin edilen havza ve dereleri gösteren Melen Havzası ve Hasanlar Havzası içinde Melen Çayı’na da yer verildiği belirtilmiştir. Ayrıca, Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği’ne göre, içme ve kullanma suyu rezervuarının kenarındaki 300 metrelik kara alanının‘mutlak koruma alanı’ olduğu ve bu alanda içme ve kullanma suyu projesine ait mecburi tesisler hariç hiçbir yapının yapılamayacağına dikkat çekilmiştir. Kararda, ‘Mutlak koruma alanlarında arıtma tesisleri hariç hangi maksatla olursa olsun hiçbir şekilde yapı yapılamaz, iskâna açılamaz, turizm alanı kurulamaz’ yönündeki İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü İçme Suyu Havzaları Koruma ve Kontrol Yönetmeliği`nin ilgili maddesi de hatırlatılarak şöyle denildi: “Diğer koruma alanlarına kıyasla daha esnek koruma tedbirlerine yer verilen uzun mesafeli kuruma alanında dahi kurulması mümkün olmayan dava konusu katı atık bertaraf tesisi için verilen ÇED olumlu kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Bu nedenle dava konusu işlemin iptaline...”
GÖZ GÖRE GÖRE İSTANBULLULARIN SAĞLIĞININ TEHDİT EDİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ!!
Biz, Cumhuriyet Halk Parti'si olarak her zaman çevreden ve insandan yana olduk, olmaya da devam edeceğiz. İnsan sağlığını göz göre göre tehdit edenlere, Anayasal bir hak olan temiz çevrede yaşam ve temiz suya ulaşım hakkını ihlal edenlere izin vermeyeceğiz. Düzce ve İstanbul halkının sağlığını tehdit edenlerle karşı mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu gerekçelerle;
1-Sayın Topbaş, İstanbullulara içirilen Melen Suyu'nun atıklarla kirletildiğinden habersiz mi?
2-Yoksa İstanbulluların sağlığını tehdit eden böyle bir olayı görmezden gelmeyi mi tercih ediyor?
3- İBB mahkemenin verdiği iptal kararına uymayı düşünüyor mu?
Önergemizin Başkanlık Makamına havalesini arz ederiz.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...