Bu Kavga, Bu Kin ve Öfke Neden?

Sosyal medya kullanıcıları yağan yoğun karın ve tipinin ardından kılıçlarını kuşanarak önüne gelene sallamaya başladı. Kimin doğru söylediğinin çokta önemi yok. Kim daha fazla yazıyorsa o kabul görüyor. Kim olayları daha fazla abartıyorsa daha fazla beğeni alıyor.  Yağmur yağınca Allah’ın bereketi deniliyor, kar yağınca Allah’ın felaketi oluyor. Hal bu ki ikisi de su taneciği. İkisi de yağdığında doğa canlanıyor, barajlar doluyor, ağaçlar, otlar yeşeriyor. Doğa güzelleşiyor. İkisi de beklenenin üzerinde yağdığında sel felaketleri yaşanıyor, barajlar patlıyor, heyelan oluyor, insanlar ölüyor. Mademki yoğun kar ve tipi Allah’ın dediğiyle oluyor ve insanlarda elinden geldiğince bu afet karşısında durmaya çalışıyorsa bu neyin hesabı.

Ayıptır günahtır, Yok efendim Ekrem İmamoğlu yağan karın altında kaldı, yok daha İstanbul’u yönetemiyor, bundan Cumhurbaşkanı mı olur? Diye sosyal medya paylaşımları hiçte hoş değil. Bu ülkede yaşayan tüm insanlar gibi Ekrem İmamoğlu da tatbiki Cumhurbaşkanı adayı olabilir. Sen oy verecek misin vermeyecek misin o sana kalmış. Ülkeyi yönetebilir mi? Yönetemez mi? Onu da Cumhurbaşkanı olduğunda anlarız. Şimdiden bunun kararını vermek bize düşmez. “Doğmamış çocuğa don biçmek” doğru değil.

Diğer tarafta boş durmuyor. Ana arterler İstanbul Büyükşehir’e ait ara sokaklar ilçe belediyelerinin sorumluluğunda diyerek üstünlük sağlamak doğru değil. Ana arterlerde yaşayanlar bu ülkenin vatandaşı da ara sokaklarda yaşayanlar değil mi? Kâğıt üzerindeki görevlendirmelerde böyle olabilir. Ancak bu vatandaşın hepsi bizim vatandaşımız ise cadde, sokak ayrımı yapmadan halkın refah ve mutluluğu için el ele vermek en doğrusu değil mi?

Kuzeymarmara oto yolu, çevre oto yolları, İstanbul Hava Limanı, köprüler ulaştırma bakanlığının sorumluluğunda. Buraları da yoğun kar ve tipi etkiledi. İstanbul hava limanında uçuşlar iptal edildiği için binlerce turist mağdur oldu. İstanbul Hava Limanının çatısı çöktü. Şimdi bazıları kahkaha atarak buna seviniyor? Böylesine insanlık dışı bir şey olabilir mi? İnsanların mağduriyeti birilerin yüzünü güldürüyorsa insanlıktan çıkmışız demektir. Yapılması gereken bir şey varsa o da bu havalimanını yapan şirkete dava açmak, mağdur vatandaşların ve misafirlerimizin mağduriyetini gidermek.

Ayıptır günahtır güzel memleketimizde neyi paylaşamıyoruz. Bu neyin kavgası? Bu kin ve öfke neden? Yarın hepimiz yüz yüze bakacağız. Ne olursa olsun, hangi dünya görüşüne mensup olursan ol. Hangi siyasi partiye gönül verdiğin önemli değil. Bir birimize sevgiyle, saygıyla yaklaşmak varken kırıp dökmek neden? Herkes yaptığının farkına varsın. Bu yaşadığımız yer hepimizin ortak değeri. Gençlerimize, geleceğimiz olan çocuklarımıza kavgalı bir gelecek mi miras bırakacağız? Yoksa birlikte kardeşçe el ele büyüttüğümüz güzel günler mi bırakmaya niyetliyiz. Herkes eteğindeki taşları dökmeyi değil, el ele tutuşmayı öğrensin.

Haydar Sürgeç